27 Ekim 2011 Perşembe

Acilen İyi İnsanlardan Haberdar Olmak İstiyorum!


Bu gün yine iç dünyam allak bullak… Çok kötü hadiseler duydum, duymak zorunda kaldım. Bazen insanlardan nefret ediyorum kötü insanlardan haberdar oldukça… Yaşamdan soğuyorum. Kendi kendime terapi yapmaya çalışıyorum. İyi ki masum oğulcuğum var, bana en büyük terapist o oluyor. Hala yaşamı sevmem ve geleceğe ümitle bakmam adına!

Bu gün olan birkaç şeyden birini paylaşayım sabahın 8’inde işe gidiyorum. Yolda bir kartvizit gördüm. Kötü kadın iletişim kartı hem de fotoğraflı ve açıklamalı... ( Hatta kötü kadın da değil… Blogumda bu tabirin geçmesini dahi istemem “trav….” ) Hemen aldım tabi. Çoluk çocuk görmesin diye. Güzelce parçaladım.

Eve dönüyorum o karttan tüm sokakta var!!! Eve gelene kadar 20 tane topladım. Daha da vardı… Yani kasıtlı olarak atılmış sokağa!

Buradan ahlaksızlara sesleniyorum! Kendi ahlaksız aleminizde ne halt yerseniz yeyin de bunu bizim gibi masum insanlara bildirmeyin!!! Tüm dengem altüst oldu, yolda millete potansiyel sapık gözüyle bakmaya başladım…

Bir de bunun çocukların, gençlerin dünyasında nasıl etkiye sebep olabileceğini düşünün?

Böyle şeyler beni insanlardan, yaşamdan soğutuyor… Terapi olarak iyi insanlardan haberdar olmak istiyorum, güzel olaylar duymak, görmek istiyorum…

Bu gün birkaç olay daha var burada yer veremeyeceğim… Acil terapiye ihtiyacım var!!!

24 Ekim 2011 Pazartesi

Ne, Ne Kadar Önemli???



Bazı durumlarda hayatta önemsediğimiz pek çok şeyin ne denli önemsiz olduğunu idrak ediyoruz aslında… Buna o kadar çok örnek verebilirim ki. Bunu hisseden tek ben değilim, hemen herkes benzer duyguları hisseder diye düşünüyorum.

Konuyla ilgili somut örnek vereyim hemen. Giyimde olsun, ev dekorasyonunda olsun renk ve tarz uyumuna dikkat etmeye çalışırım. Yeni bir şey alacağımda çok zorlanırım bu yüzden… Ayrıntılar önemlidir ve güzellik ayrıntılarla ortaya çıkar diye düşünürüm vb.

Ama…..

Van’daki depremi görüyorsun, iskambil kağıdı gibi binaların katlarını görüyorsun… Düşünüyorum, o evlerde de benim gibi renk uyumuna dikkat eden, zor beğenen kimseler vardı elbet… Şimdi acaba umurlarında mı koltuğu ile halısının renk tonunun tam tutmaması? Kıyafeti ile çorabının biraz uyumsuz olması? İşte bu gibi şeyler…



Hayatta bazı şeylere gerektiğinden fazla önem, dikkat, emek ve para veriyoruz! Arada kendi kendimize silkelenmemiz gerek!

Ne demiş Yüce Yaratan bize hitabında:

"Bu dünya hayatı, bir oyundan-eğlenceden ve geçici bir zevkten başka bir şey değildir; ama ahiret hayatı Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar için çok daha güzeldir. Öyleyse aklınızı kullanmaz mısınız?"

En’âm / 32

Gece Gece İlham Gelmesi

Geceleri yatmak üzereyim, yorgunluktan gözüm kapanıyor, "dur bir dişimi fırçalayım bir de yatsıyı kılıvereyim" diye kendime telkin yapıyorum son enerjimle... İşte tam da o esnalarda bana İLHAM denen şeyden geliyor. Kafamda fikirler, cümleler uçuşuyor... Otursam bilgisayar başına döktüreceğim hem de nasıl! Ne yazık ki hayatın gerçekleri ve zorunlulukları ağır basıyor ve ben uyku hazırlıklarına devam ediyorum. Malum bakmam gereken bir bebeğim ve gitmem gereken bir de işim var ( çok şükür). Sonra (şu an olduğu gibi) müsait zamanım oluyor ama yazacak hiçbir şeyim yok sanki...