13 Nisan 2016 Çarşamba

SSVD’den daha da önemli bir şey var!


SSVD’den daha da önemli bir şey var o da : ilk doğumun normal yapılması. Zaten bu sağlanırsa SSVD muhabbetine gerek kalmıyor. Bunun için de ilk bebeğini bekleyen anne adaylarının çok bilinçli olması ve doktor/ hastane seçiminde dikkatli olması gerekiyor.

Öncelikle pek çok kadının ölüm riskini gerçekten taşıyan, çok geçerli mazaretler olmaksızın sezaryen yapıldığına inanıyorum. Kim ne derse desin, bunda da doktorun yönlendirmesi çok önemli. Sonuçta uzman olan doktor, sana bilgi verecek, seni yönlendirecek olan doktor. Ve sen doğum arefesinde belki artık hastanede yatışın yapılmış olarak yatakta en aciz anlarından birini yaşıyorsun… Doktorun ağzının içine bakıyorsun.

Misal ben, ilk hamileliğimde kendimce kitaplardan, internetten çok okumuştum ama nasıl bir cahillik bilemiyorum 40+6’da “Çok geçikti bu bebek, artık müdahale gerek.” Lafını ciddiye alıp kuzu gibi hastaneye gittim hiç doğum belirtisi olmaksızın. Şimdi geriye baktığımda ‘biraz daha bekleseymişim’ diyorum. Nasip tabi.

Anne adayları bebekleri için temel ihtiyaçları için hazırlık yapıyor elbette kıyafet, beşik, bez vb. Ama abartılıp lüks harcamalar da çok yapılıyor; bebek şekeri, kapı süsü, şerbet bardağı, bezden pastası, magneti, isme özel yastığı, loğusa tacı terliği, özel fotoğrafçısı, beybi şovırı derken… Bu ayrı bir yazı konusu burada belirtmek istediğim bunların seçimi, hazırlığı için anne adayları vakitlerini ve enerjilerini harcıyorlar. Ama bunlardan çok çok önemli bir şey var ki bebeğini Allah’ın sana vermiş olduğu şekilde, doğal yöntemlerle kucağına almak! Böyle lüks şeylere harcanacak enerjiyi, doğal doğum konusunda bilinçlenmeye harcasa annelerimiz ne güzel olur değil mi? Misal olarak başta görselini eklediğim kitabı tüm hamileler okumalıdır:HypnoBirthing Mongan Yönetemi. İnternette Pozitif Doğum hikayeleri var, onları okuyarak olumlu manada kendilerini hazırlamalıdır vb.

Bu düzen böyle gitmeyecek, buna inanıyorum. Ama ne zaman ülkemizde hamilelik ve doğumla ilgili süreç en az müdahale ile gerçekleşir duruma gelir bilemiyorum. Bunun için anne adayları araştırmalı, talep etmeli! Şu an özel hastaneler uyanmaya başladı, işin ucunda para var ve talep de var; DOĞAL doğum akımı ve SSVD şuan özel hastanelerin gündeminde. Darısı DEVLET HASTANELERİNE!!! Sare Davutoğlu’nun da SSVD yaptırdığından hareketle hükümet politikası olarak tıp fakültelerinde verilen eğitime ve devlet hastanelerine el atılması gerektiğine inanıyor ve bir an önce harekete geçilmesini bekliyorum.

Son söz olarak EĞİTİM ŞART diyorum.

Anne adayları kendinizi ve bebeğinizi gerçekten önemsiyorsanız kapı süsünü, tüllü magnetleri bırakın da doğal doğum yapmanın peşine düşün!

Şu yazı da ilginizi çekebilir. Okumak İçin TIKlayın!
Niçin SSVD Yapmak İstiyorum:

sezaryenden sonra normal doğum , sezaryenden sonra normal doğum olur mu , sezeryenden sonra normal doğum , hep sezaryen mi , doğam doğum, sezaryenin zararları , sezaryen olmak istemiyorum , doğuma hazırlık , bebek hazırlığı

4 Nisan 2016 Pazartesi

Niçin SSVD Yapmak İstiyorum?


İlk olarak kavramımızı açıklayalım çünkü “SSVD ne demek?” Diye soranlar olacak elbette. Sezaryen Sonrası Vajinal Doğum demek. Ne yazık ki ülkemizde çok az bilinmekte ve çok az kabul görmekte… İşte bu yazının asıl yazılış amacı da bu! Ne kadar çok SSVD’den bahsedersek; internette, sosyal medyada, yazılı-görsel medyada, arkadaş sohbetlerinde, watsup gruplarında SSVD hakkında konuşursak, zamanla pek çok kişi bunu öğrenecek. Belki başta “Ne saçma şey, olur mu hiç sezaryenden sonra normal doğum?” diyerek reddedecekler, ama zamanla bunun gayet makul ve uygulanabilir olduğunu anlayacaklar.

İkinci hamileliğimde konuştuğum çoğu insan ilk kez duyuyordu, sezaryen sonrası normal doğumun mümkün olabileceğini. Kimileri şaşırıyordu SSVD isteğime. Anlayamıyorlardı bu isteğimi, hala da tam olarak anlayacaklarını sanmıyorum. Nasıl anlatılır… Bilemiyorum. Aslında bu yazıyı biraz da bu yüzden yazdım. Kendim de anlamak için.

A- Öncelikle Allah’ın kainatı muazzam bir düzen ve mükemmellikte yarattığına inanıyorum. Şimdi burada sonsuz örnekler vermeye gerek yok, hepimiz her an şahit olabiliriz muhteşem ahenge. Kainat kimin için yaratıldı? Cevap: insan için. Eşrefi Mahlukat yani en şerefli yaratık kim? Cevap: İnsan.

Şimdi buradan hareketle bir ve iki diyelim:

1- Öyleyse insanın devamlılığını sürdürmesi gerekiyor. Çünkü evrende başrol oyuncusu; İNSAN. Dünya, uzay, hatta cennet cehennem dahi insan için var çünkü. İnsanoğlunun devamı için doğumun olması gerekiyor. Bütün havyalar dış müdahaleye gerek duyulmaksızın doğum yaparken, insan bunu neden yapamasın? Tamam insan ve hayvan farklı, en basitinden hayvan doğunca kıyafet giymez, insan giyer. Ama yine de insanın DOĞURABİLİR kabiliyette olması gerekiyor evrendeki düzene göre.

2- Yaklaşık 40 hafta, 280 gün süren hamilelik boyunca kadınlar günlük yaşamlarına devam ediyorlar. Tamam bazı hareketleri kısıtlanıyor belki, yeme içmelerine de özen gösteriyorlar ama bu çabaların hiç biri, sıfırdan bir insanın vücut bulmasına yetecek şeyler değil. Anne yoğurt yiyor, kalsiyum hoop bebek için gerekli yere gidiyor, anne köfte yiyor protein hoop ilgili yere gidiyor. Ay ay hatta hafta hafta takip ediyoruz bebeğin karnımızdaki gelişimini, çok şükür bir sıkıntı yoksa zaten tıkır tıkır işliyor süreç… Yok bu hafta göz kapakları yaratıldı, yok bu hafta böbrekler çalışmaya başladı, aa artık bebeğiniz sesleri duyabiliyor derken derken haftalar ilerliyor. Madem böyle yolunda bir ilerleyiş var, son anda sorun çıkması neden, doğum yapamamak neden?


B- Hem “eskiden sezaryen mi varmış?” Şuan da sezaryenzede olan bütün arkadaşlarım ve ben normal doğum ile dünyaya gelmişiz. 1980ler kuşağı diyelim kısaca. Bizim anne ve babalarımız da normal şekilde dünyaya gelmiş. Bize gelince nolmuş???

1- Şimdi şöyle itirazlar gelecek, ama eskiler sağlıklı besleniyordu, tarlada tapanda çalışıyordu, bizim vücudun dengesi bozuldu hormonlu yemekten, hareketsiz hayattan vb. Bir yere kadar tamam, kabul edilebilir gerekçeler ama hep mi Türkiye’deki kadınların sistemi bozuldu? Başka ülkelerde yani hem batıda hem doğuda hala kadınlar çatır çatır doğum yapıyor! Hep mi bize gelmiş hormonlu meyvalar??

2- Bir diğer muhtemel itiraz da şu: Eskiden bebek ve anne ölümleri çok oluyormuş. Tamam bu da bir yere kadar kabul edilebilir. Ama şu anki sezaryen oranına bakarsak, tarihin hiçbir zamanında bu kadar büyük sayıda anne-bebek ölümleri gerçekleşmemiştir sanırım! Çevremde bir iki istisna hariç arkadaş ve akrabalarım özel hastanede sezaryen olduk. Bu hesaba göre bizim veya bebeklerimizin ölmesi veya kalıcı hasar oluşması gerekiyordu ki bu benim çevremde yüzde 80 gibi bir oran…

Kısacası:

Allah’ın kadını DOĞUM YAPABİLİR olarak yarattığını, bu fıtrata müdahale edilmemesi gerektiğini düşünüyorum.

Allah’ın verdiği bu doğal hakkımı kullanmak istiyorum.

Her anımızın kimyasal/ fabrikasyon/ sentetik vb. ile kuşatıldığı bu kapitalist dünyada bebeğimin dünyaya ilk adım atışının olabildiğince DOĞAL olmasını istiyorum.

Yaşamımı mümkün mertebe sağlıklı geçiren bir insan olarak, durduk yere kesilip biçilmek, ameliyathane ortamını teneffüs etmek istemiyorum.

İlk doğumumu bir şekilde sezaryen yaptığım/ yaptırıldığım için sonraki bebeklerde buna mecbur edilmeyi reddediyorum.

Belki burada yazamadığım başka nedenler de var…

SSVD bir lüks değildir, şımarıkça bir istek hiç değildir. Her sezaryen olmuş annenin hakkıdır!

Benden bu kadar şimdilik. Ama SSVD hakkında yazacaklarım var daha…

SSVD'ye destek için İMZA KAMPANYASINA KATILIN! TIK TIK

SSVD nedir? Niçin SSVD? Sezaryen sonrası normal doğum yapılır mı? Sezaryen sonrası hep mi sezaryen olmak zorunda? sezaryenden sonra normal doğum , sezaryenden sonra normal doğum olur mu , sezeryenden sonra normal doğum , hep sezaryen mi , doğam doğum, sezaryenin zararları , sezaryen olmak istemiyorum , doğuma hazırlık , bebek hazırlığı